Alışkanlıklarımızı tekrara bağlı olarak kazanırız. Bir davranışı ne kadar çok tekrar edersek o davranış alışkanlığa dönüşür. Bu alışkanlıkların bir kısmı hayatımızı kolaylaştırırken bir kısmı da hayatımızı zorlaştırabilir.
Öğrenme doğumla başlayıp yaşam boyu sürmektedir. Alışkanlıklarımız da öğrenme ile başlar ve hayat boyu devam eder. İlk alışkanlıklarımızı ailemizden kazanırız. Ailede öğrenilen ve çevre ile genişletilen temel alışkanlıklar vardır. Ailede edinilen temel alışkanlıklar çevre, okul ile pekiştirilir. Alışkanlıkların kazanılmasında temel unsur anne/babadır. Çocuğun yeni alışkanlıklar kazanmasında anne babanın rol model olması çok önemlidir. Ayrıca alışkanlık kazandırmak veya yanlış kazanılan alışkanlıkları düzeltmek zaman alır. Bu da büyük sabır ister.
Çocuk sadece anne/babayı rol model alarak mı alışkanlık kazanır? Tabi ki hayır. Çocuk arkadaşından, dedesinden, ninesinden, diğer aile büyüklerinden, öğretmeninden kısaca çevredeki herkesten etkilenerek olumlu ya da olumsuz davranış kazanıp, bu davranışlarını alışkanlık haline getirebilirler.
İlkokul düzeyinde kazandırılması gereken bazı alışkanlıklar şunlardır.
- Bireysel sorumluluklara ilişkin alışkanlıklar: Çocuk ilkokul çağında iken bireysel sorumluluk alışkanlığını kazanması gerekir. Bireysel sorumluluk nedir? Kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesidir. Örneğin yatağını, odasını toplama; okul çantasını hazırlama, ders çalışma, ödevlerini yapma vb. çocuğun bireysel sorumluluklarına girer. Anne baba olarak birçoğumuz çocuklarımızın yerine bunları biz yapıyoruz. Bu da çocuğumuzun sorumluluk kazanmasını ve bunu alışkanlık haline getirmesini engeller. Çocuk da sorumsuzluğu alışkanlık haline getirir.
- Ders çalışma: Ders çalışma alışkanlığını her ne kadar bireysel sorumluluk adı altında bahsetmiş isem de önemi nedeniyle ayrı bir madde olarak ele almak istedim. Çünkü bu sorumluluğu ve alışkanlığı kazanan çocuk öğrencilik hayatı boyunca rahat eder. Ders çalışma alışkanlığını kazandırmak anne/baba için çok zor bir süreçtir. Öğrenci olarak genelde ders çalışma olarak verilen ödevlerin yapılması anlarız. Ders tekrarı, yarın öğrenilecek konunun gözden geçirilmesi pek yapılmaz. Sadece ödevleri yapmak yarım kazanılmış bir ders çalışma alışkanlığıdır.
- Düzenli uyku alışkanlığı: İlkokul çağındaki bir öğrencinin günde en az 8 saat uyuması gerekir. Birçok çocuk, anne ve babası uyumadan uyumak istemez. Onlarla birlikte oturmak, tv izlemek vb. etkinlikleri yapmak ister. Burada en büyük görev anne babaya düşmektedir. Çocuğun uyku düzenine alışması için akşam yatış saatini ve sabah kalkma saatini iyi ayarlaması gerekir. Çoğu çocuk geç yattığı için sabah da geç kalkmaktadır.
- Öz bakım becerisi: Çocukların öz bakım beceri alışkanlıkları arasında diş fırçalama, tırnak kesme, saç ve vücut temizliği vb. gelmektedir. Yine ilkokul çağında kazandırılması gereken bu alışkanlıklar ömür boyu devam etmektedir.
- Düzenli Beslenme: Günümüzde bir çok öğrenci fastfood tarzına alışmış durumadır. Kızartmalar, gazlı içecekler çocuklar için cazip gelmektedir. Ancak beden ve beyin gelişimleri için sebze, meyve, yumurta, et ve süt ürünleri vb. besinleri tüketmesi gerekmektedir. Birçok kişi çocukluk çağında düzenli beslenme alışkanlığı kazanmadığı için büyüdüklerinde daha seçici olmaktadır. Yetişkinler olarak biz seçici davrandıktan sonra çocuklarımıza dengeli beslenmeyi tavsiye edemeyiz.
Yukarıdaki alışkanlıkları kazandırmak kolay değildir. Davranış kazandırmak ve hele hele bunu alışkanlık haline getirmek çocuğun yaşına, kişilik özelliklerine, anne ve babanın tutumlarına göre farklılık gösterecektir. Her aile farklı yöntemler denerler. Bazı çocukların alışkanlık kazanma süreci kolay olurken, bazı çocuklar bu sürece direnç gösterebilirler. Bu da anne/baba ve çocuk arasında çatışma çıkabilir. Çatışma sürecinde anne/babanın tutumları çok önemlidir. Bazı alışkanlıklar ve davranış değişikliği kısa sürede olurken bazıları uzun süre alabilir.
Alışkanlık ve davranış kazandırma sürecinde izlenecek adımlar:
Bilgilendirme: Çocuğumuzun kazanmasını istediğimiz davranış ilgili önce bilgi vermemiz gerekir. Neden bu davranışı kazanması gerektiğini iyi açıklamalıyız. Çocuk bu davranışı ihtiyaç olarak görebilmelidir. Eğer çocuk bu davranışı bir ihtiyaç olarak görmez ise davranışa direnç gösterecektir. Bizim zorlamamız ile yapılan davranışlar kalıcı olmayabilir. Çocuğun davranışı benimsemesi ve özümsemesi gerekir. Bilgilendirme yaparken ihtiyaçlar ve davranışın önemi suçlayıcı dil kullanmadan uygun bir şekilde anlatılmalıdır. Çocuğun davranışla ilgili düşünceleri alınmalıdır. Çocuk davranışı benimsediğinde o davranışın sorumluluğunu alacaktır.
Takip: Biz büyükler genelde kazandırmak istediğimiz davranışla ilgili çocuğumuza bilgileri veririz ancak takibini kısa süre yaparız. Halbuki davranışı kazanmak ve bu davranışı alışkanlık haline getirmek uzun bir süreç ister. Anne/baba olarak muhakkak bıkmadan usanmadan davranışın takibi yapılmalıyız. Kazandırmak istediğiniz davranış sürecinde çocuğumuzdaki olumlu ya da olumsuz değişimlerini takip etmeliyiz. Ancak burada takibi abartmamamız gerekir. Çocuğumuz kendisine güvenmediğimiz hissine kapılmamalıdır. Bir dedektif gibi hissettirmeden takibi yapmamız gerekir. Örneğin kitap okuma alışkanlığı kazandıracak isek her gün aynı saatte kitabımızı elimize alıp biz de birkaç sayfa okumalıyız. Çocuğumuza ders çalışma alışkanlığı kazandırmak istiyorsak zaman zaman birlikte ders çalışmalıyız.
Geri Bildirim: Kazandırmayı hedeflediğimiz davranış hakkında süreç içerisinde çocuğumuza geri bildirimler vermemiz gerekmektedir. Süreç olumlu gidiyorsa uygun pekiştireçlerle çocuğumuzu teşvik etmeliyiz. Eğer süreç olumsuz gidiyorsa çocuğumuzla olumsuzluğun nedenlerini konuşabiliriz. Kendisinin çabasını gördüğünüzü, bu çabayı önemsediğinizi ve takip ettiğinizi hissettirebilirsiniz. “…. yapmakta çok iyisin ve çabaladığını görüyorum, ….. yapmada biraz daha çaba göstermelisin. Yapacağına inanıyorum.” Şeklinde ifadeler kullanabilirsiniz. Geri bildirimlerinizi de bilgilendirmede olduğu gibi suçlayıcı dil kullanmadan olumlu bir şekilde ifade etmemizde yarar olacaktır.
Hatırlatma: Davranış kazandırma sürecinde problemler yaşanıyorsa tekrar bilgilendirme yapılabilir. Yaşanılan sorunlar konuşulmalıdır. Yaşanılan bu orunların nasıl çözümleneceği düşünülmeli, sorunları ortadan kaldırmak için çocuğumuzla birlikte hareket etmeliyiz. Anne baba olarak bu sürece çocuğumuzu dahil etmez isek çocuğumuzun davranışın sorumluluğunu almasını zorlaştırabiliriz.
Davranışın kazandırılması sürecinde çocuğumuzla sözleşme imzalayabiliriz. Bu sözleşmede yaptırımlar ve ödüllendirmeler yer alabilir.
Davranış ve alışkanlık kazandırma sürecinde dikkat etmemiz gereken hususlar:
- Çocuğumuza neden ödül vereceğimizi ve neden yaptırımla karşılayacağını iyi açıklamalıyız.
- Ağır yaptırımlardan ve pahalı ödüllerden kaçınmalıyız.
- Suçlayıcı, şüpheci bir dil kullanmamalıyız.
- Ödülü almamakla veya yaptırımı artırmakla tehdit etmemeliyiz.
- Ödül de yaptırımı da davranışı gerçekleştirdiğinde vermeliyiz. Aradan zaman geçince ödülün de yaptırımında bir anlamı kalmaz.
- Kesinlikle çocuğumuzu başka çocuklarla kıyaslamamalıyız.
- Sabırlı olmalıyız. Çünkü davranışı kazandırmak uzun bir süreçtir.
- Tutarlı olmalıyız. Anne ve baba arasındaki tutarsızlık çocuk tarafından kullanılabilir. Davranışı yerine getirmediğinde anne tarafından verilecek yaptırıma babanın “bu defalık affedelim” demesi çocuk tarafından kullanılabilir.
Adem İCİ